HABER MERKEZİ – İnsanlık tarihinin en mübarek gecelerinden biri olan Kadir Gecesi, yarın idrak edilecek. Bu gece, kaderin yeniden yazıldığı, dua kapılarının ardına kadar açıldığı, meleklerin yeryüzüne indiği bir rahmet gecesi.
Kur’an-ı Kerim’in nazil olmaya başladığı bu kutlu zaman dilimi, “Bin aydan daha hayırlı” olarak nitelendiriliyor. Kur’an-ı Kerim’de bu gecenin büyüklüğü şöyle anlatılıyor:
"Şüphesiz, biz onu (Kur'an'ı) Kadir Gecesi'nde indirdik. Kadir Gecesi'nin ne olduğunu sen ne bileceksin? Kadir Gecesi bin aydan daha hayırlıdır. Melekler ve Ruh (Cebrail) o gecede, Rablerinin izniyle her türlü iş için iner de iner. O gece, tan yerinin ağarmasına kadar bir esenliktir." (Kadir Suresi, 1-5)
Bu geceyi nasıl değerlendirmeliyiz?
Kadir Gecesi, öylesine kıymetlidir ki onu ihya eden bir müminin geçmiş günahlarının affedileceği müjdelenmiştir. (Buhârî, Kadir, 1)
Bu gece, gözyaşlarıyla tövbe etme, günahları silme, yeni bir sayfa açma gecesidir!
-
Namaz kılalım, Rabbimize yönelip arınalım.
-
Kur'an okuyalım, onu hayatımıza rehber edinelim.
-
Tövbe ve istiğfarla gönüllerimizi temizleyelim.
-
Sadaka vererek ihtiyaç sahiplerini sevindirelim.
-
Filistin'de, Gazze'de zulüm gören kardeşlerimiz için dua edelim.
Hazreti Aişe’nin (radıyallahu anhâ) rivayetine göre, Peygamber Efendimiz (Sallallahu Aleyhi Vesellem), Ramazan’ın son on gününde ibadetlerini daha da artırır, gecelerini ibadetle geçirirdi. Ona, "Kadir Gecesi'ne ulaşırsam nasıl dua edeyim?" diye sorulduğunda, şu duayı tavsiye etmiştir:
"Allah’ım! Sen çok affedicisin, affetmeyi seversin, beni de affet!" (Tirmizî, Daavât 84)
Bu geceyi sadece namaz, zikir ve tövbe ile değil, hayatımıza Kur’an’ı katmaya söz vererek geçirelim. Rahmetin sağanak olup yağdığı bu gecede, dualarımız Gazze'deki, Doğu Türkistan’daki, dünyanın dört bir yanındaki mazlum kardeşlerimiz için yükselsin.
Bu gece fırsat gecesi! Af kapıları açık, Rabbimiz çağırıyor: “Kim bana yönelirse, affederim!”