Haber Merkezi-Tolu, son yazısında, birçok kişinin rutin bir işlem gibi gördüğü ancak aslında vergi suçu oluşturan banka hesabını başkasına kullandırmanın önemine dikkat çekti ve Danıştay'ın bu konudaki önemli bir kararını ele aldı.
Banka Hesabını Başkasına Kullandırmak Suç!
Tolu, yazısında konuyu şu şekilde açıkladı: "Banka hesaplarını başkalarına kullandıranlar, vergi ziyaı cezalı vergi tarhiyatı ve hapis cezası ile karşı karşıya. Kişilerin bu durumdan haberi olması veya olmaması fark etmiyor. Kanun bilmemek mazeret sayılmıyor ve suçu ortadan kaldırmıyor."
Tolu'nun aktardığı bilgilere göre, banka hesabını başkasına kullanmanın amacı ve yöntemi şu şekilde işliyor:
-
Kara para aklama veya terör finansmanı gibi yasadışı faaliyetlerde bulunan kişiler, paraları izlerini kaybettirmek için başkalarının banka hesaplarını kullanarak paraları ülkemize transfer ediyorlar.
-
Bu yöntemle büyük miktarda para sisteme sokuluyor ve kayıt dışı çalışan şirketler, çalışanlarının, arkadaşlarının veya yakın çevresindekilerin banka hesaplarını kullanarak kayıt dışı gelirlerini tahsil ediyor ve ödemelerini bu hesaplardan yapıyorlar.
-
Bu durumda, vergi mükellefiyeti olmayan kişilerin banka hesaplarına büyük miktarlarda para giriş-çıkışları olabiliyor ve hesap sahiplerinin çoğu bu durumdan habersiz oluyor.
Önce Hapis Cezası
Tolu, yazısında, bu suçun önce kara para aklama açısından nasıl suç oluşturduğunu açıkladı. Tolu'ya göre, banka hesaplarını kullanarak başkalarını suçlamak için iki tür ceza var: hapis ve para cezası.
Tolu, "Hapis ve para cezası 5549 sayılı Suç Gelirlerinin Aklanmasının Önlenmesi Hakkında Kanun’un 15. maddesinde düzenlenmiş bulunuyor. Vergi müfettişleri, banka hesaplarını başkalarına kullandırma suçunu işleyen kişilerle ilgili olarak söz konusu Kanun kapsamında işlem yapılabilmesini teminen bir görüş ve öneri raporu düzenleyerek MASAK’a gönderiyorlar. MASAK, bu görüş ve öneri raporu çerçevesinde gerekli değerlendirmeleri yaparak, bu suçu işleyenler hakkında Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunuyor. Açılan davalar sonucunda, altı aydan bir yıla kadar hapis veya beşbin güne kadar adlî para cezası veriliyor." diye yazdı.
Banka Hesabını Başkasına Kullandırmak Suç Mu?
Sorunun kısa cevabı evet. Bu işlem komisyonculuk olarak kabul edilir. Yazıdaki bilgilere göre, "Banka hesaplarını başkalarına kullandıranlar genellikle ticari veya mesleki anlamda mükellefiyeti olmayan işsizler, ev kadınları, öğrenciler, emekliler gibi potansiyel mükelleflerden seçiliyor."
Tolu, banka hesabını başkasına kullandıran kişilerin aslında komisyonculuk yaptığını ve bu konuyu şöyle anlattı:
Maliye EFT İşlemlerini İnceliyor
"Banka hesaplarını başkalarına kullandırdığı tespit edilen bu kişiler adına “komisyonculuk faaliyeti” yönünden vergi mükellefiyeti tesis ediliyor ve banka hesaplarındaki havale ve EFT başta olmak üzere tüm para transferleri tek tek inceleniyor. Şüpheli ve hayatına olağan akışına ve iktisadi/ticari icaplara uymayan para transferleri yoluyla elde edilen komisyon gelirinin tespit edilmesi halinde bu tutarlar üzerinden, bunun mümkün olmadığı durumlarda ise bankacılık işlem hacminin binde 1 - yüzde 2’si arasında belirlenecek oranlarda komisyon geliri elde edildiği kabul edilerek, bu komisyon tutarları üzerinden ilgili kişiler adına gelir vergisi, geçici vergi ve KDV tarhiyatları yapılarak, 1 kat vergi ziyaı cezası kesiliyor."
Suçtan Kurtulmak Mümkün Mü?
Suçtan kurtulma konusu üzerinde durulduğunda, bu suçtan kurtulmanın mümkün olduğu ancak belirli şartları sağlamak gerektiği vurgulanmaktadır. Yazıdaki bilgilere göre, önceden bankaya bilgi vermek, suç işlenmeden önce bu işlemlerin kaydedilmesini sağlayabilir. Ancak, hesabın başkasına kullandırıldıktan sonra bilgi vermek suçun sonuçlarını ortadan kaldırmaz.
Yazıda, konunun Danıştay'a taşındığı ve yüksek mahkemenin Maliye Bakanlığı lehine bir karar verdiği ifade edilmektedir. Danıştay'ın bu kararında banka hesaplarının başkalarına kullandırılmasının ticari faaliyet olarak kabul edilmesi ve elde edilen gelirin ticari kazanç olarak vergilendirilmesi gerektiği belirtilmektedir.
Danıştay'ın karar özetinde şu ifadeler yer almaktadır:
"Davacının kendi beyanıyla banka hesaplarını başkalarına kullandırdığı ve dava konusu 2015 yılında gerçekleşen para transferlerinin yüksek bir tutara ulaştığı, ancak herhangi bir mükellefiyet kaydı veya ticari faaliyeti bulunmadığı belirtilmektedir. Bu durumda, ticari ve teknik olarak normal olmayan bir durumun iddia edilmesi ve ispat külfetinin davacıya ait olduğu vurgulanmaktadır. Dolayısıyla, banka hesaplarının başkalarına kullandırılması faaliyetinin ticari faaliyet olarak kabul edilmesi ve gelirin vergilendirilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır." (Danıştay 9. Dairesi’nin 15.11.2023 tarihli ve E.2022/224, K.2023/4598 sayılı Kararı).