Türkiye'nin İslam dünyasındaki rolü, iç ve dış politikadaki değişimler, ekonomik durum ve uluslararası ilişkiler metinde öne çıkan temalar arasında yer aldı.

Makaev, Türkiye'nin geçmişte "Osmanlı" gibi bir yükseliş yaşadığı, İslam dünyasında lider konumda olduğu ve uluslararası platformda önemli bir aktör haline geldiği bir dönemi değerlendirdi. Ancak, yazara göre, geçen 23 yıl içinde pek çok öngörü gerçekleşmedi. "Şeriat geliyor", "Müslümanlar güçleniyor", "İslam Ordusu kuruyoruz" gibi ifadelerin beklentileri karşılamadığına vurgu yaptı.

Çeçenistan savaşı, 11 Eylül olayları, Afganistan ve Irak savaşları, Arap Baharı gibi olaylar da metinde yer buldu. Makaev, bu olayların Türkiye'nin etkileşim içinde olduğu olaylar olduğunu ve bazılarının Türkiye için olumlu sonuçlar doğurduğunu ifade etti.

Mehmet Göktaş'tan Çağrı: firavun sofralarınızı  Lütfen iptal edin! Mehmet Göktaş'tan Çağrı: firavun sofralarınızı Lütfen iptal edin!

Özellikle Gazze meselesi, Müslüman liderlerin değişimi, bölgesel devrimler ve Türkiye'nin ekonomik durumu gibi konularda eleştirilerde bulunan Makaev, Türkiye'nin uluslararası alandaki çabalarını da sorguladı. Yazara göre, Türkiye'nin ekonomik sorunlarına rağmen yatırımcılar sıraya girmiş olsa da istenen değişimler gerçekleşmedi.

Makaev, metniyle birlikte, Türkiye'nin içinde bulunduğu zorluklara rağmen gelecekte daha iyi bir duruma gelmesini ümit ettiğini ve direnişin devam etmesi gerektiğini vurguladı.

23 yıl içinde neler oldu?
Türkiye, İslam dünyasının son kalesi olarak gösteriliyor ve konuşuluyordu… Yeniden şahlanan bir ‘Osmanlı’ gibi konuşuluyordu… İslam dünyasında Türkiye bir numara idi… Uluslararası arenada Türkiye konuşuluyor ve Batı, Türkiye’den 75 yıl hiç duymadığı laflar duymaya başlamıştı… 23 yıl içinde Türkiye’yi yaklaşık 20 yıl tek bir iktidar yönetmektedir… ‘Şeriat geliyor’ dediler, gelmedi… ‘Müslümanlar güçleniyor’ dediler olmadı… ‘İslam Ordusu kuruyoruz’ dediler, kurulmadı… Neler söylenmedi ki hiç biri olmadı ve olmuyor… Neler gördük ve neler duyduk bu 23 yıl içinde… Hangisi gerçekleşti, hangisi gerçekleşmedi? İki binli yılların başında Çeçenistan savaşı… Kaybedildi unutuldu… Ardından 11 Eylül olayları ve Afganistan ardından Irak savaşı… Irak savaşı da kaybedildi… Afganistan savaşı 20 yıl sürdü… Ülkeyi adeta ortaçağa çevirdiler… Irak’ta zalim Saddam’ı astık mübarek birini yerine getirdik! Afganistan’da zalim Molla Ömer’i öldürdük yerine mübarek birini getirdik! Bu 23 yıl içinde ‘Arap Baharı’ yaşadık… Ümmet uyanıyor dedik… Mısır’da zalim Hüsnü Mübarek’i öldürdük yerine getirdiğimiz Muhammed Mursi’yi de öldürdük ve yerine mübarek Abdülfettah es-Sisi’yi getirdik… Mübarek bugünlerde Gazze meselesinde çok işimize yarıyor… Tunus’ta devrim yaptık, Müslümanlar iktidara geliyor dedik… Yemen’de devrim yaptık ikiye böldük… Libya’da zalim Kaddafi’yi öldürdük mübarek Abdülhamid Dibeybe’yi getirdik… Ürdün kralı işimize hiç ama hiç yaramadığı için hiç dokunmadık… Suriye’deki zalimi değiştiremedik kendisi ‘tövbe etmiş’ dolayısıyla hala işbaşında ve hala Müslümanları öldürüyor ama ABD’ye ve israil’e hiç karşılık vermiyor… Acaba onlar ile işbirliği içinde mi yoksa! Ama bir gerçek var bunu da zikretmeden geçmeyelim, hakkı yemek bize yakışmaz… Esed rejimi israil’den daha fazla Müslümanın kanını akıttı ve çocuk öldürdü ve milyonlarca insanı evinden etti… O sadece bir Esed idi, ABD, AB ve israil değildi… Ona karşı başarısız olanlar israil’e karşı ne yapabilir hiç düşündünüz mü? 23 yıl içinde neler gördük neler… İsrail’e karşı ‘one minute’ dedik! Dünya beşten büyük dedik! Dedik ve dedik ama hiçbir şey elde edemedik… Biz laf yaparız, felsefeyi iyi biliriz… Hikmet-i Hükûmeti çok iyi biliriz… 23 yıl içinde nelere hayal kurduk ve nereye vardık? Yine aynı tas yine aynı hamam… İsrail vuruyor biz lanetliyoruz… Yine aynı insanlar meydanlarda bağırıyor, biraz yaşlanmışlar hakkını vermek lazım… Fakat bir değişiklik yok, sloganlar ve anlatılar bile aynı… Yeni şeyler yok mu var elbette… Bayraktarlarımız var, Togg’umuz var, Kaanlarımız var, tankımız, tüfeğimiz var, yastık altında paramız da var… Fakat neden ise batıyoruz, ekonomimizi anlatmaya gerek yok… Milyarlar Türkiye’ye akıyor! Yatırımcılar sıraya girmiş, ama değişen bir şey yok… Lozan antlaşması bitti petrolü bulduk, doğalgazı da bulduk üstüne altını da bulduk… Ayasofya’yı da açtık, üzerimizdeki lanet kalktı şimdi tek eksiğimiz İstanbul, Ankara ve İzmir Büyükşehirleri alalım her şey tamam olacak… Harekete geçmek için bunlar eksik idi! Çok sabrettik değil mi? Allah (C.C.) demiyor mu “her zorluktan sonra kolaylık vardır”. Zorluk çektik şimdi o kolaylık gelecektir, biraz daha bekleyelim! Gazze’ye selam, direnişe devam!

Editör: Ömer Faruk