Dürüst ve Güvenilir Olmanın Önemi Nedir?
Dürüstlük ve güvenilirlik, kişinin saygıdeğer bir karaktere ve vakarlı bir kişiliğe sahip olmasının temel taşlarıdır. Bu nitelikler olmadan, sağlam bir şahsiyet inşa etmek mümkün değildir.
Dürüst ve güvenilir olmayan kişilerin iletişimleri etkili olmaz. Bu tür kişiler etkin bir lider, eğitmen, dost veya büyük kardeş rolünü üstlenemezler. Başka bir deyişle, gerçek anlamda güvenilir bir insan olamazlar. Dürüstlük kişiliğe yerleşirken, sadece doğruluğun değil, aynı zamanda davranışlarda ve ilişkilerde dürüst olmanın da büyük önemi vardır.
Bu önemli erdemin örneklerinden biri Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed'in (sallallahu aleyhi ve sellem) yaşadığı bir olaydır:
Ebû Hureyre -radıyallahu anh- anlatır:
“Bir gün Peygamberimiz buğday pazarına uğramıştı. Mübarek elini içine buğday doldurulmuş bir kaba daldırdığında parmaklarının ıslandığını gördü. Bu durumu fark ederek buğdayın sahibine:
«– Bu ne?» diye sormuştu. Adam da:
«– Onu yağmur ıslattı, ey Allah’ın Resûlü», dedi. Bunun üzerine Peygamberimiz -sallallahu aleyhi ve sellem- şöyle buyurdu:
«− O ıslak kısmı insanların görmesi için üste koysaydın ya. Bizi aldatan bizden değildir.»"
Dürüstlük, kişisel ilişkilerden toplumsal ilişkilere, ticari ve mesleki faaliyetlere kadar hayatın her alanını kapsayan, mutlaka riayet edilmesi gereken bir erdemdir. Unutulmamalıdır ki, işçi-işveren; amir-memur; hizmet alan-hizmet veren; müşteri-satıcı; eş, dost, arkadaş ve komşular birbirlerine güvenmezse, böyle bir toplumda huzur ve mutluluktan söz edilemez.
Günümüzde, modernizmin ahlak değerlerini göz ardı etmesi sonucu yalan söyleme eğilimi artmıştır. Üç kağıtçılık övülen bir davranış olarak algılanmakta, rüşvet yemeyen insanlar ise eksik veya saf olarak değerlendirilmektedir. Bu tür bir toplum yapısı, çürümeye yüz tutmuş bir yapıdır ve toplum bilimcileri tarafından ciddi şekilde düşünülmesi gereken bir durumdur.
Ayetler:
a) Yalan Söylememek ve Dürüst Olmak:
"Yalnızca yalan söyleyenleri değil, aynı zamanda yalanın arkasından gidenleri de uyarmaktan Allah'a yemin ederim ki, onların yapmakta olduklarından hoşnut olacağım bir gün gelecek." (Kasas Suresi, 28:84)
"Allah size emanetleri mutlaka ehline vermenizi ve insanlar arasında hükmettiğiniz zaman adaletle hükmetmenizi emrediyor. Doğrusu Allah, buna ne güzel öğüt verir. Şüphesiz ki, Allah, işitir, görür." (Nisa Suresi, 4:58)
b) Güvenilir Olmak:
"O'na inanıp güvenenlere gelince, Allah onları doğru yola iletir ve kendi izniyle, onları karanlıklardan aydınlığa çıkarır. İstediğini rızıklandırır. Gerçekten Allah insanlara karşı lütuf ve ihsanı bol olandır, her şeyi bilendir." (Talak Suresi, 65:11)
Hadisler:
a) Dürüstlüğün Önemi:
Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed (sallallahu aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur:
"Kimse, eminlik vasfıyla gönderilen bir peygamberden sonra hırsızlık yaparsa, kıyamet günü elbette o hırsızlığı yapar. Kim de kendi özeli haricinde, bir şeyi öğrenir ve sonra onu başkasına tebliğ etmezse, kıyamet günü elbette onu tebliğ eder." (Buhari, Müslim)
b) Güvenilir Olmanın Fazileti:
Hz. Abu Hureyre (radıyallahu anh) anlatıyor:
"Allah'ın Elçisi (sallallahu aleyhi ve sellem) buyurdular ki: 'Güvenilir kişi, Allah katında şehitlerin dışında en yüksek derecededir.'" (Tirmizi)
Bu ayet ve hadislerde, dürüstlüğün ve güvenilirliğin önemi vurgulanmakta, insanlara doğruluktan ayrılmamaları ve güvenilir olmaları gerektiği öğütlenmektedir. İslam, dürüstlüğü ve güvenilirliği temel erdemlerden biri olarak kabul eder ve bu değerlere riayet etmeyi teşvik eder.