İSLAM'DA EŞLER ARASINDA UYUM
İslam, aile hayatının mutlu ve huzurlu olması için çeşitli hükümler ortaya koymuştur. Bir toplumun huzuru, ilerlemesi ve gelişimi, o toplumu oluşturan ailelerin huzur ve mutluluğuna bağlıdır. Bu nedenle, birbirleriyle uyumlu ve sevgi dolu bir şekilde yaşamaları için eşlerin aşağıdaki prensiplere uymaları gerekmektedir:
Kadın, kocasının aile ve ev reisi olarak tanınması ve bunu kabullenmesi gerekmektedir. Bu bir dini, ahlaki ve ilahi kuraldır. Dolayısıyla, kadının kocasının helal ve doğru olan isteklerine itaat etmesi gerekmektedir.
Kadın ve erkek, birbirlerinin karakterlerini anlamaya ve anlaşmaya çalışmalıdır.
Fikir ve ahlaki açıdan birbirlerine saygı göstermeleri gerekmektedir. Ev işleri ve benzeri konularda birlikte çalışarak, birbirlerinin fikirlerine değer vermelidirler.
Kadın ve erkek, karşılıklı olarak birbirlerinin haklarına saygı göstermelidir.
Her iki taraf da kendi görevlerine saygı göstermeli ve birbirinin görevini küçümsememelidir. Her ikisi de birbirlerine yardımcı olmalı veya birbirlerinin görevlerini takdir etmelidir.
Örneğin, erkek, evin ihtiyaçlarını, ailenin geçimini, dairesini ve diğer sorumluluklarını karşılamak için çeşitli işler yapmaktadır. İşten, dükkandan, camiden ve diğer görevlerinden eve geldiğinde, karısına güler yüzle, tatlı bir dille ve saygıyla davranmalı ve gereken yardımı yapmalıdır.
Kadın da, kocası evde olmadığında onun evini, çocuklarını beklemeli, yemek yapmalı, cinsel ihtiyaçlarını karşılamalı ve erkeklerin yapamayacağı birçok görevi yerine getirmelidir. Kadının bu ve benzeri görevlerini erkeğin takdir etmesi ve ona iyi davranması gerekmektedir.
Sonuç olarak, bilinçli ve imanlı her erkek ve kadın, birbirlerini kötülemek yerine saygı göstermeli ve birbirlerinin görevlerine saygı duymalıdır. Böylece karşılıklı sevgi, saygı ve takdirle mutlu bir aile yaşantısı sürdürebilirler.
AİLENİN YÖNETİMİ VE SORUMLULUKLAR
Genel olarak, ailenin yönetimi erkeğe verilmiştir. İslam'da, erkek ailenin başı olarak kabul edilir ve ailenin geçimini sağlamak, kararları almak ve ailenin genel yönetiminden sorumludur. Ancak, bu yönetim hakkı, erkeğe ağır sorumluluklar yüklerken aynı zamanda ona ailenin refahı için çaba gösterme görevini de verir.
Erkek, ailenin geçimini sağlamakla sorumludur. İslam, erkeğe ailenin temel ihtiyaçlarını karşılamak için çalışmayı, adil bir şekilde geliri aileye dağıtmayı ve ailenin maddi refahını sağlamayı emreder. Bununla birlikte, kadının da çalışması veya gelire katkıda bulunması durumunda, kazanılan gelir ailenin ortak kullanımı için olmalıdır.
Ayrıca erkek, ailenin kararlarını almakla sorumludur. Ancak bu, diktatoryal bir yönetim anlamına gelmez. İslam, erkeğin ailede danışarak, eşinin fikirlerini ve görüşlerini değerlendirerek kararlar alması gerektiğini öğütler. Kadının da eşine fikirlerini açıklama hakkı vardır ve eşlerin ortak bir karara varması amaçlanır.
Kadının sorumlulukları arasında, ailenin iç işlerinden sorumlu olmak, çocukları yetiştirmek, evin düzenini sağlamak ve eşine destek olmak yer alır. Kadın, aileye huzur ve sıcaklık getiren önemli bir rol üstlenir. Bununla birlikte, kadının da kendi yeteneklerini geliştirmesi, eğitim alması ve toplumda aktif bir rol üstlenmesi teşvik edilir.
Ailedeki sorumluluklar paylaşılarak, karşılıklı anlayış, sevgi ve saygı temelinde birlikte çalışmak önemlidir. Her iki taraf da birbirlerine yardımcı olmalı, birbirlerinin yükünü hafifletmeye çalışmalı ve evlilik birliği içinde birlikte büyümeyi hedeflemelidir.
Sonuç olarak, İslam'da eşler arasında uyum, saygı, anlayış ve yardımlaşmaya dayalı bir ilişkiyi gerektirir. Her iki taraf da Allah'ın belirlediği sorumluluklarını yerine getirirken birbirlerine destek olmalı ve aileyi birlikte yönetmelidir.