"Irkçılık, ideolojik bir görüş değil, aksine psikolojik bir hastalıktır." diyerek ırkçılığa karşı mücadele eden ve Amerika'da İslam'ın doğru anlaşılmasına öncülük eden Malcolm X, 21 Şubat 1965'te verdiği bir konferans sırasında düzenlenen saldırıda şehit edildi.
Hırsızlık suçundan cezaevine giren ve orada siyahi ırkçılığa inanan bir Müslüman olan Malcolm X, Hac için gittiği Arabistan'da ırkçılığın İslam'la bağdaşmadığını fark ederek İslam'ın evrensel mesajını yaymaya başladı.
Gerçek adı Malcolm Little olan Malcolm X, 1925 yılında rahip Earl Little'ın oğlu olarak dünyaya geldi. Amerika'da siyahilere yönelik ırkçı saldırıların dorukta olduğu bir dönemde doğan Malcolm X, henüz 5 yaşındayken evleri yakıldı ve babası öldürüldü. Ardından annesi akıl hastanesine yatırıldı ve Malcolm X yetimhaneye verildi.
Eğitim hayatına başlayan Malcolm X, 15 yaşında öğrenimini yarıda bırakarak New York'un Harlem şehrine gitti. Harlem'de hırsızlık ve uyuşturucu ticaretiyle uğraşan Malcolm X, 1946 yılında hırsızlık suçundan tutuklandı ve cezaevine konuldu.
Cezaevinde Müslüman olan Malcolm X, siyahi ırkçılığı savunan Nation of Islam hareketiyle tanıştı. 1952 yılında serbest bırakıldıktan sonra bu harekete katıldı ve kısa sürede tanındı. Ancak zamanla liderleri arasında anlaşmazlıklar yaşadı ve kendi yolunu seçti.
Hac ziyareti, Malcolm X'in düşüncelerinde önemli bir değişikliğe neden oldu. Arabistan'da insanların Allah'a kulluk etmelerinin, renk veya kökenlerinin bir önemi olmadığını gördü ve bu deneyim onun düşüncelerinde dönüşüme yol açtı.
Malcolm X, ırkçılığı reddederken siyahilerin haklarını savunmaya devam etti. Ancak bu yeni duruşu, eski hareketi olan Nation of Islam'ı rahatsız etti ve tehditler almaya başladı. Sonunda, 21 Şubat 1965'te bir konferans sırasında gerçekleşen saldırıda hayatını kaybetti.
Malcolm X'in mirası, insan hakları ve adalet mücadelesinde yaşamaya devam ediyor. Onun sözleri ve eylemleri, hala önemini koruyor ve ırkçılıkla mücadele edenler için ilham kaynağı olmaya devam ediyor.
"Demokrasi ikiyüzlülüktür; eğer demokrasi özgürlükse, neden bizim insanlarımız özgür değil? Eğer demokrasi adaletse, neden biz adalete sahip değiliz? Eğer demokrasi eşitlikse, neden biz eşitliğe sahip değiliz? Demokrasi ikiyüzlülüktür..." sözleriyle günümüzde demokrasi ihracı adı altında İslam coğrafyasını işgal edip kan gölüne çeviren ABD ve Batılı müttefiklerinin ikiyüzlülüğünü onlarca yıl önce dile getirdi.
Haber Merkezi