Sakarya Üniversitesi Söz ve Kalem Öğrenci Topluluğu tarafından organize edilen ve günler öncesinden duyurusu yapılan "Doğu Türkistan" konferansı, tüm resmi izinler alınmış olmasına rağmen etkinlik başlamadan 15 dakika önce üniversite yönetimi tarafından gerekçesiz şekilde iptal edildi.
Topluluğun etkinliği düzenlemek için Sakarya Üniversitesi Rektörlüğü'nden 9 Aralık 2024 tarihli resmi izin belgesi almasına rağmen, 25 Aralık 2024 günü saat 18.30’da Turgut Özal Kongre Merkezi’nde yapılması planlanan konferans, rektörün yazısız emri doğrultusunda engellendi. Programa katılmak için salona gelen öğrenci ve katılımcılar güvenlik şube müdürü ve çok sayıda güvenlik görevlisi tarafından dışarı çıkarıldı. Güvenlik ekipleri, salonun ışıklarını kapatarak etkinliğin yapılmasını engelledi ve salonun kapılarını kapattı.
"Program İptal Edildi" Diyerek Katılımcılar Engellendi
Etkinlik saatine dakikalar kala kongre salonuna giden yollar güvenlik görevlileri tarafından kapatıldı. Gelen misafirlere programın iptal edildiği söylenerek salona girişleri engellendi. Ayrıca, topluluk yetkilileri ve İstanbul’dan davet edilen konuşmacıya etkinliği iptal etmeleri yönünde baskı yapıldığı belirtildi.
Söz ve Kalem Öğrenci Topluluğu, yaşananlarla ilgili yaptığı yazılı açıklamada, etkinliğin iptal edilmesinin hukuksuz ve siyasi bir karar olduğunu vurguladı. Topluluk, “Güvenlik şube müdürü, herhangi bir yazılı emir veya gerekçe göstermeksizin rektörün sözlü talimatıyla programın iptal edildiğini söylemiştir. Bu süreçte öğrenci topluluğu üyeleri ve güvenlik görevlileri arasında sözlü tartışmalar yaşanmış, katılımcıların mağdur olmaması adına programın üniversite dışında gerçekleştirileceği duyurulmuştur” ifadelerine yer verdi.
Doğu Türkistan’ı Türkiye’de Konuşamayacaksak Nerede Konuşacağız?”
Konferansa konuşmacı olarak davet edilen Doğu Türkistanlı Araştırmacı-Yazar Abdullah Oğuz ise yaşanan duruma tepki göstererek şunları söyledi:
“Doğu Türkistan’da Müslümanların maruz kaldığı zulmü anlatmaya çalıştığımız bu etkinliğin gerekçesiz şekilde iptali bizi derinden üzmüştür. Türkiye’de, hem din hem de kan kardeşlerimize derdimizi anlatmamızın engellenmesi akıl almaz bir durumdur. Biz derdimizi burada anlatamayacaksak başka nerede anlatabiliriz? Bu utanç hepimize yeter!”
Yaşanan bu olay, topluluk üyeleri ve etkinlik katılımcıları arasında büyük bir tepkiye yol açtı.