Sağlık

Düzensiz Uyku, Kalp Hastalıkları Riskini %26 Artırıyor!

Yeni bir araştırmaya göre, her gün farklı saatlerde yatıp kalkmak, felç, kalp krizi ve kalp yetmezliği riskini artırıyor. Uzmanlar, düzenli uyku saatlerinin sağlıklı bir yaşam için kritik önemde olduğunu vurguluyor.

Abone Ol

Haber Merkezi-Journal of Epidemiology and Community Health dergisinde yayımlanan geniş çaplı bir araştırma, düzensiz uyku saatlerinin kardiyovasküler hastalıklar üzerindeki etkilerini inceledi. Çalışmaya, 40 ila 79 yaş aralığındaki 72.269 kişi katıldı. Katılımcıların bir hafta boyunca uyku düzenleri takip cihazlarıyla kaydedildi ve uyku düzenliliği endeksi (SRI) hesaplandı.

Sonuçlara göre:

Düzensiz uyuyanlar, düzenli uyuyanlara göre felç, kalp krizi veya kalp yetmezliği yaşama riskini %26 artırıyor.

Orta derecede düzensiz uyuyanlar için bu risk %8 daha fazla.

Uzmanlar Ne Diyor?

Ottawa Üniversitesi'nden çalışmanın baş yazarı Jean-Philippe Chaput, “Her gece ve sabah aynı saatte uyumayı ve uyanmayı hedeflemeliyiz. Hafta sonları da dahil olmak üzere, bir saatten fazla fark düzensiz uyku anlamına gelir ve bu, ciddi sağlık sonuçlarına yol açabilir,” dedi.

Chaput, özellikle sabahları düzenli bir saatte uyanmanın, aynı saatte uyumaktan daha önemli olduğunu belirtti. "Cumartesi ve pazar günleri bile aynı saatte uyanmaya özen göstermeliyiz," diye ekledi.

Neden Önemli?

Araştırma, uyku düzeninin yalnızca uyku süresi kadar önemli olduğunu ve düzensiz uykunun sekiz saat uyuyarak bile telafi edilemeyeceğini ortaya koydu. 18-64 yaş grubu için gecede 7-9 saat, 65 yaş üzeri için ise 7-8 saat uyku öneriliyor.

Düzensiz uyuyanlar için risklerin, yaş, cinsiyet, genel sağlık durumu gibi diğer faktörler hesaba katıldıktan sonra bile anlamlı derecede yüksek olduğu tespit edildi.

Sağlıklı Uyku İçin Öneriler:

Her gün aynı saatte uyuyup uyanmaya özen gösterin.

Hafta sonları bile uyku düzenini koruyun.

Uyku öncesi ekran kullanımını azaltarak biyolojik saatinizi destekleyin.

Bu çalışma, düzenli bir uyku programının yalnızca daha dinç hissetmekle kalmayıp ciddi sağlık sorunlarından korunmada da hayati rol oynadığını bir kez daha vurguluyor.