Hutbede, Allah'ın insanları bir erkek ve bir kadından yarattığına dikkat çekildi. Peygamberimiz Hz. Muhammed'in ise en hayırlı olanın ailesine en iyi şekilde davranan kişi olduğunu belirttiği bir hadis-i şerif okundu. Ayrıca, Uluslararası Aile Günü'nün de yaklaşması sebebiyle ailenin korunması ve değerinin vurgulandığına değinildi.
Aile yapısının kadın ve erkeğin şeref ve haysiyetini koruyan ve helal sınırlar içerisinde yaşamalarını sağlayan en önemli kurum olduğuna vurgu yapıldı. Ailenin, insanın huzur ve sürur kaynağı olduğu ve neslin devamını sağlayan güvenli bir sığınak olduğu ifade edildi.
Hutbede, aile kurmanın meşru yollarla gerçekleştirilmesinin önemi vurgulandı. Kadının anne olmasıyla cennetin ayaklarının altına serildiği, erkeğin ise baba olarak adalet, huzur ve güven demek olduğu belirtildi. İslam'a göre evlilik dışı nikahsız birlikteliklerin zina olduğu ve dinin haram kıldığı büyük günahlardan biri olduğu hatırlatıldı. Toplumda aileyi tehdit eden etkenlerin artmasıyla birlikte, aile içi huzur ve güvenin tesis edilmesi için daha fazla sorumluluk alınması gerektiği ifade edildi.
Hutbede, İslam'ın sevgi, saygı, sadakat ve güvene dayalı güçlü bir aile yapısı inşa etmeyi amaçladığı belirtildi. Eşler arasındaki sorumlulukların rekabet değil, birbirlerine destek olma şeklinde olması gerektiği vurgulandı. Anne ve babanın çocuklarına milli ve manevi değerleri öğretmeleri, çocukların da anne ve babalarının hakkını gözetmeleri gerektiği üzerinde duruldu.
Hutbede, kadın ve erkeğin her türlü hürmete layık saygın varlıklar olduğu belirtildi. Dinin, kadın ve erkeğe bakışıyla uyuşmayan yanlış anlayışların aile yapısını bozduğu ve toplumu felakete sürüklediği konuşuldu. Aile yapısının sarsılmasının toplumun varlığını da tehdit ettiği vurgulandı. Hutbede, ailenin korunması ve zararlı akımlara karşı uyanık olunması gerektiği vurgulandı.
Son olarak, Yüce Rabbimizin kadını kadın, erkeği erkek olarak yarattığına dikkat çekildi. Sapkın anlayışların insanın yaratılışına müdahale ettiği ve fıtratı bozmaya yönelik davranışların dinen meşru olmadığı ifade edildi. Aile yapısının güçlendirilmesi ve dinin emrettiği ilkelerin içtenlikle benimsenmesi gerektiği belirtildi.
Hutbe, Furkân Suresi'nin 74. ayetiyle sona erdi ve Rabbimizin eşlerimizi ve çocuklarımızı bize göz aydınlığı kılmasını ve bizi Allah'a karşı gelmekten sakınanlara önder eylemesini dilemekle son buldu.
Bu Cuma Hutbesi ile Diyanet İşleri Başkanlığı, kadın ve erkeğin hürmete layık, saygın varlıklar olduğunu vurgulayarak ailenin önemini hatırlattı ve aile yapısının korunması için toplumdaki sorumluluğa dikkat çekti.
Son olarak, hutbenin tamamında aile birliğinin İslam'ın temel değerleri ve öğretileri doğrultusunda inşa edilmesi gerektiği vurgulandı. Eşler arasındaki saygı, sevgi ve sadakatin önemi üzerinde duruldu. Aynı şekilde, anne ve babaların çocuklarına doğru değerler ve eğitim verme sorumluluğu hatırlatıldı.
Hutbede ayrıca, nikâhsız birlikteliklerin İslam dininde haram olduğu ve zina sebebiyle birçok yuvanın dağıldığına dikkat çekildi. Toplumda aile yapısını tehdit eden unsurların varlığına işaret edildi ve bu unsurlara karşı daha fazla sorumluluk alınması gerektiği vurgulandı.
Diyanet İşleri Başkanlığı'nın bu Cuma Hutbesi, aile birliğinin önemini vurgulayarak Müslüman toplumun aile değerlerine bağlılığını pekiştirmeyi ve toplumun huzur ve saadetini artırmayı hedeflemektedir.