Fahr-i Kâinat Efendimiz sallallahu aleyhi ve sellem, hayatının 24 saatini, Rabbine tâat ve ümmetine hizmet etmek için adayan büyük bir şahsiyetti. Hem Ashâb-ı Suffe'nin hem de diğer ashâbın öğretmeni olarak, hem bedenî hem de zihnî yetenekleriyle zaman ve emek sarf etmekten çekinmeyen bir örnek olarak öne çıktı. Ayrıca Kuba Mescidi ve Mescid-i Nebevî'nin inşasında kendi elleriyle taş taşıdığı bilinmektedir.
Hz. Peygamber, inşaat sırasında kendisine yardım etmek isteyen,
“–Siz taşımayın, biz, sizin için de taşırız.” diyenlere:
“–Siz Allâhʼa benden daha çok muhtaç değilsiniz.” buyurdu ve hizmetine devam etti. (Bkz. Semhûdî, I, 333)
bu şeklide yaklaşanlara karşı, herkesin Allah'a ihtiyaç duyduğunu hatırlatarak, kendi hizmetine devam etmekte kararlıydı. Bu tavır, onun mütevazı ve fedakâr kişiliğinin bir yansıması olarak görülmektedir.
Hz. Muhammed'in sallallahu aleyhi ve sellem hayatı boyunca gösterdiği bu ibadet dolu yaşam ve hizmet anlayışı, onun ümmetine örnek olması açısından büyük bir değere sahiptir. O, hem manevi hem de fiziksel gücünü Allah'ın rızasını kazanmak ve insanlara hizmet etmek için harcayarak, insanlığa kılavuzluk etti.
Kaynak: Semhûdî, I, 333