Kanser Vakalarında Beklenmedik Artış:
Washington Post'a konuşan ABD'li onkolog Dr. Kashyap Patel, son yıllarda karşılaştığı nadir ve ölümcül kanser vakalarındaki artışın kendisini şaşırttığını belirtti. 2021 yılında, genellikle 70-80 yaşlarındaki kişilerde görülen safra yolu kanserini 40 yaşındaki bir hastasında tespit ettiğini söyleyen Dr. Patel, 23 yıllık meslek hayatında böyle bir durumu daha önce hiç görmediğini ifade etti.
Dr. Patel'in gözlemleri yalnızca tek bir vaka ile sınırlı değil. Örneğin, 78 yaşındaki bir hastasında bir yıl içinde üç farklı kanser türü teşhis edildi: gırtlak, karaciğer ve akciğer kanseri. Benzer şekilde, Bob ve Bonnie Krall adlı bir çift, 14 aylık bir dönemde toplam üç kanser teşhisi aldı. Bob, 2022'de kronik lenfositik lösemiye yakalanırken, kısa süre sonra akciğer kanseri oldu. Bonnie ise karnında neredeyse 4 kilo ağırlığında bir kanserli kitle bulundu.
COVID-19 ve Kanser İlişkisi:
Dr. Patel, COVID-19'un vücutta yarattığı etkilerin bu beklenmedik kanser vakalarıyla bağlantılı olabileceğini öne sürüyor. "COVID-19 vücudu mahvediyor," diyen Patel, virüse tekrar tekrar yakalanmanın vücuttaki iltihaplanmayı artırarak kanser hücrelerini yeniden aktive edebileceğini belirtiyor. Patel’in bu değerlendirmesi, özellikle bu üç hastanın kanında yüksek seviyede COVID-19 antikorlarının tespit edilmesiyle dikkat çekiyor. Ancak, bu antikorların kanserle nasıl bir ilişki içinde olduğu henüz net değil.
New York'taki Cold Spring Harbor Laboratuvarı Kanser Merkezi Direktörü ve Amerikan Kanser Araştırmaları Derneği'nin eski başkanı David Tuveson da bu konuda benzer bir görüş paylaşıyor. Tuveson, "COVID vücudu mahvediyor ve kanserler böyle başlayabilir," diyerek virüsün vücudun genel sağlığını nasıl olumsuz etkileyebileceğine dikkat çekiyor. 2023'te yayımlanan bir çalışmada, COVID-19'un tümörlerin oluşmasını engelleyen genleri değiştirebileceği ve vücutta geniş çaplı iltihaplanmaya yol açabileceği bulundu. Bu iltihaplanmanın, çeşitli organlarda kanserli hücrelerin oluşumuna katkı sağlayabileceği düşünülüyor.
Pandemi ve Sağlık Hizmetlerinin Aksaması:
Bazı uzmanlar ise pandemi döneminde sağlık hizmetlerinde yaşanan aksaklıkların kanser vakalarındaki artışta önemli bir rol oynayabileceğini savunuyor. Pandemi sırasında birçok insan sağlık hizmetlerine erişimde zorluklar yaşadı veya virüs korkusuyla hastanelere gitmekten kaçındı. Amerika Kanser Topluluğu Sağlık Hizmetleri Araştırmaları Bilimsel Direktörü Xuesong Han, ABD'deki vakalarda görülen artışın tedavinin ertelenmesinden kaynaklanabileceğini belirtti. Han, "Elimde bu görüşü destekleyecek veri yok," diyerek COVID-19’un rolü üzerine daha fazla araştırma yapılması gerektiğini vurguladı.
Uzmanların Yönlendirmesi:
Bu dönemde, kanser vakalarındaki artışın altında yatan nedenleri anlamak için daha fazla araştırmaya ihtiyaç var. COVID-19'un uzun vadeli etkileri hakkında hala birçok bilinmeyen var. Uzmanlar, COVID-19’un kanser gelişimini nasıl etkileyebileceği üzerine daha fazla veriye ihtiyaç duyduklarını belirterek, bu kritik konunun takip edilmesi gerektiğini söylüyorlar.
Pandemi sonrası kanser vakalarındaki bu endişe verici artış, sağlık sektörünün COVID-19'un etkilerini ve sonuçlarını derinlemesine araştırmaya devam etmesi gerektiğini gösteriyor. Sağlık hizmetlerine erişimin önemi ve erken teşhisin hayati rolü bir kez daha vurgulanıyor.