İslam'ın evliliğe büyük önem verdiği, meşru evlilikleri teşvik ettiği ve evliliğin, aile yuvasının devamı ve sağlıklı nesillerin yetişmesi için önemli bir kurum olduğu vurgulanmaktadır. Ayrıca, evlilik dışında ömür boyu bekar kalmayı tercih etmenin İslam'da olumsuz karşılandığına dair hadisler ve ayetler aktarılmıştır.

Zina yasağına yönelik olarak, Kur'an'da zinanın çirkin bir iş ve kötü bir yol olduğu belirtilmiş, müminlere iffetlerini koruma çağrısı yapılmıştır. Zina cezasının caydırıcı olması ve toplum içinde uygulanması gerektiği vurgulanmış; zina suçu için belirlenmiş olan had cezasının nikâhı olmayanlar arasında değnek cezası, evliler arasında ise recm cezası olduğu açıklanmıştır.

Zina suçunun ispatı için dört şahidin gerekliliği, şahit beyanları arasında çelişki olmaması ve bu çelişkinin giderilememesi durumunda şahitlerin şahitliklerinin reddedileceği ifade edilmiştir. Ayrıca, bekârın zinasına değnek cezası yanında bir yıl sürgün cezasının da uygulandığı ancak sonradan Nûr sûresi ile bu cezanın sadece değnek (celde) olarak değiştirildiği belirtilmiştir.

Yazının ikinci bölümünde, eşcinsellik (livâta) ve el ile cinsel tatmin (istimnâ-mastürbasyon) konuları işlenmiştir. Eşcinsellik, İslam'da yasaklanmış, Kur'an'da Lût kavmi örneği verilerek bu tür sapkın ilişkilerin helak getirebileceği belirtilmiştir. Ayrıca, kadınlar arasındaki eşcinselliğin de yasak olduğu ifade edilmiştir.

İstimnâ (mastürbasyon) konusunda fakihlerin çoğunluğuna göre, bu eylemin sünnete aykırı olduğu ve sadece zaruret durumunda caiz olabileceği ifade edilmiştir. Ancak bazı bilginler, zinaya düşme korkusu veya evlenmeye güç yetirememe hallerinde bu eylemi yapmanın caiz olabileceğini ifade etmiştir.

Yazının genelinde, İslam'ın ahlaki değerleri, cinsellikle ilgili kuralları ve cezaları üzerinde durulmuştur.

İslam dini, cinsel hayatın sağlıklı bir şekilde düzenlenmesi ve aile birliğinin korunması adına çeşitli kurallar ve önlemler belirlemiştir. İslam'a göre, cinsel hayatın doğru bir şekilde yönetilmesi, Allah'ın belirlediği sınırlar içinde gerçekleşmelidir.

İstanbul'da Unutulmaz Organizasyonlar İçin Özel Masa ve Sandalye Kiralama Hizmetleri İstanbul'da Unutulmaz Organizasyonlar İçin Özel Masa ve Sandalye Kiralama Hizmetleri

İslam'ın cinsel hayatı korumak için aldığı temel tedbirleri şu şekilde sıralayabiliriz:

Aybaşı Hali ve Loğusalık Süreci
İslam'a göre, kadınların aybaşı dönemleri ve loğusalık süreçleri, cinsel birleşmeye engel teşkil etmektedir. Aybaşı döneminde olan kadınlar, temizlenene kadar eşleriyle cinsel ilişkiye giremezler. Loğusalık sürecinde de aynı kural geçerlidir ve bu süre zarfında cinsel birleşme yasaktır. Bu önlemler, kadınların fiziksel ve ruhsal sağlıklarını koruma amacını taşımaktadır.

Yasaklanan İbadetler
Aybaşı hali veya loğusalık sürecindeki kadınlar, namaz kılamaz ve oruç tutamazlar. Bu günleri kaçırdıkları namazları kaza etmeleri gerekmektedir. Oruç ise, aybaşı hali veya loğusalık sürecinde tutulmaz, ancak tutulamayan oruçlar kaza edilir.

Mescide Giriş ve Kur'an Okuma
Aybaşı hali veya loğusalık sürecinde olan kadınlar, mescide giremezler. Ancak öğrenme ve öğretme gibi özel durumlarda mescide girmelerine izin verilebilir. Ayrıca, bu dönemdeki kadınlar Kur'an okuyamazlar. Ancak öğrenme, öğretme ve tebliğ amacıyla bazı durumlarda Kur'an okumalarına izin verilebilir.

Hac İhramı ve Cinsel İlişki Yasakları
Hac veya umre için ihrama giren kişiler, ihramlı oldukları sürece eşleriyle cinsel ilişkiye giremezler. Bu durumda cinsel ilişkiye girmenin cezası, hacın fâsid olmasıdır. Ayrıca bu durumu düzeltmek için bir küçük baş hayvanın kurban edilmesi gerekmektedir.

İslam'ın belirlediği bu kurallar, aile birliğini korumayı, sağlıklı bir toplum oluşturmayı ve bireylerin Allah'a karşı sorumluluklarını yerine getirmesini amaçlamaktadır.

Editör: Ömer Faruk