Gazze'deki hükümetin Medya Ofisi tarafından yapılan yazılı açıklamada, siyonist rejimin 27 Ekim'de başlattığı kara harekatı sonrasında şehit edilen ve el konulan 80 Filistinliye ait cenazelerin onurunun hiçe sayıldığı belirtildi.
Açıklamada, cenazelerin Gazze Şeridi'nin güneydoğusundaki Kerem Ebu Salim Sınır Kapısı'ndan teslim alındığı, ancak incelenen cenazelerin şehitlerin yüz hatlarının önemli ölçüde değiştiği ve organlarının çalındığının belirtilen göstergelerle ortaya çıktığı ifade edildi.
Gazze'deki Ebu Yusuf en-Neccar Hastanesi Müdürü Mervan el-Hams, Birleşmiş Milletler'in Filistinlilere ait cenazelerin Gazze Şeridi'ne gönderileceği yönündeki bilgilendirmesini paylaşarak, "Onlarca şehidin naaşı bir konteyner içinde geldi. Naaşların bir kısmı tam, bazılarının sadece uzuvları vardı. Bazı cesetler ise çürümüştü" açıklamasında bulunmuştu.
Siyonist rejimin, Filistinlilere ait onlarca cesedi elinde tuttuğu iddiasıyla birlikte, Gazze hükümeti bağımsız uluslararası bir komitenin kurulmasını talep ederek, bu vahşi suçların soruşturulmasını istedi. Ayrıca, Gazze'de faaliyet gösteren uluslararası örgütlerin, siyonist rejimin işlediği bu suçlara karşı sessiz kalmalarına tepki gösterildi.
Organ hırsızlığı genellikle suç işleyen bireyler veya organize suç örgütleri tarafından gerçekleştirilir. Bu tür faaliyetlerin arkasındaki motivasyonlar karmaşık olabilir ve bir dizi faktöre dayanabilir:
Organ Ticareti ve Kar Hırsı: Organ ticareti, yasadışı organ ticareti ağları aracılığıyla kar elde etmek amacıyla yapılabilir. İnsan organları, karşılayan kişiler veya kuruluşlar tarafından yüksek fiyatlarla satın alınabilir ve daha sonra yasadışı organ ticaretinde kullanılabilir.
Organ Nakli Taleplerine Cevap: Yasa dışı organ ticareti, yasal organ nakil listelerindeki uzun bekleme sürelerine veya yetersiz organ arzına cevap olarak ortaya çıkabilir. Bu durumda, organ ihtiyacı olan bireyler yasadışı yollarla organ temin etmeye çalışabilir.
Finansal Zorluklar ve Yoksulluk: Organ hırsızlığının arkasında, finansal sıkıntı içindeki bireylerin veya grupların bulunabileceği durumlar vardır. Bu kişiler, organ ticareti yaparak maddi kazanç elde etmeye çalışabilirler.
Suç Örgütleri ve Kaçırma: Organ hırsızlığı, suç örgütlerinin karmaşık ağları tarafından da gerçekleştirilebilir. Bu örgütler, kaçırma ve şantaj yoluyla insanları zorla organ bağışı yapmaya zorlayabilir veya öldürerek organlarını çalabilir.
Sağlık Sistemine Güven Eksikliği: Bazı durumlarda, yetersiz sağlık sistemleri veya yolsuzluk içeren sağlık kuruluşları, organ hırsızlığına zemin hazırlayabilir. Organların izlenmesi, bağışlanması ve nakledilmesi süreçlerindeki zayıf güvenlik önlemleri, bu tür suçları kolaylaştırabilir.
Bu tür faaliyetler genellikle etik dışı, insan hakları ihlali ve yasadışıdır. Organ hırsızlığıyla mücadele etmek için uluslararası düzeyde çeşitli yasal düzenlemeler ve önlemler alınmaktadır. Bu önlemler arasında etik kuralların güçlendirilmesi, yasal organ nakli süreçlerinin düzenlenmesi ve organ ticaretiyle mücadele edilmesi bulunmaktadır.
