İTTİHADUL ULEMA Fetva Kurulu, 'Yetimin ikramını kabul etmekte bir sakınca var mıdır?' sorusuna yanıt verdi."
"Fetvada şu ifadelere yer verildi: 'Fıkıh literatüründe, babası vefat eden kız ve erkek çocuklara yetim denir. Bu kişilere kalan miras veya başkaları tarafından yapılan hibeler, yaşları küçük olduğu için kendilerine teslim edilmez ve uygun kişilerin himayesine bırakılır. Bu kişiler, himayelerinde bulunan yetimler için gerekli harcamaları yaparlar."
"'İslam'ın yetim malını koruması ve haksız yere tüketilmesini yasaklaması halk arasında yanlış anlaşılmıştır. Babası vefat etmiş olanların yaptığı ikramların hiçbir şekilde kabul edilmemesi gerektiği algısı oluşmuştur. Ancak bulûğ çağına erişen ve kendi malında tasarrufta bulunabilen kişiler artık yetim olarak kabul edilmez. Dolayısıyla bu kişilerin yaptığı ikramları kabul etmek ile başka birinin ikramını kabul etmek arasında fark yoktur.'"
"'Bulûğ çağına ulaşmamış olan yetimler, kendi mallarında tasarrufta bulunamadıkları için onları koruyan veli veya vasîlerin başkalarına ikramda bulunmaları uygun görülmemiştir. Çünkü bu kişiler, yetimlerin malları üzerinde sadece onların faydalarına uygun tasarruflarda bulunma hakkına sahiptirler.'"
"'Fıkıh kitaplarında, yetim adına yapılan iyiliklerin kendisine bir fayda sağlamayacağı belirtilmektedir. Ancak bu durum, yetimlerin bulunduğu evlere girmeme veya onları koruyanların yaptığı ikramları kabul etmeme gibi bir tavır gerektirmez. Çünkü yetimlerin, babasız kaldıklarını hissettirmemek İslam'ın en önemli meselelerindendir. Bu tür bir muamele onları yalnızlaştırabilir ve üzebilir.'"