Karaköy'ün Tarih Kokan Kahvesi, Şimdi Yalı Ataköy'de! Karaköy'ün Tarih Kokan Kahvesi, Şimdi Yalı Ataköy'de!

Ayasofya-i Kebir Cami-i Şerifi'nde uzun süredir devam eden restorasyon çalışmaları kapsamında yeni bir aşamaya geçiliyor. Yapının tarihi mirasını korumak ve gelecekteki olası depremlere karşı dayanıklılığını artırmak için kapsamlı müdahaleler planlanıyor.

Birinci Etap Tamamlandı

Restorasyonun ilk aşamasında III. Mehmet, II. Selim ve III. Murad türbeleri, Şehzadeler Türbesi ve Muvakkithane Sıbyan Mektebi’nde onarımlar tamamlandı. Çalışmalarda özgün malzemelerin korunmasına ve detaylı analizlere öncelik verildi.

II. Bayezid Minaresi ve Kuzey Cephe Çalışmaları

Prof. Dr. Ahmet Güleç'in verdiği bilgilere göre, II. Bayezid Minaresi'nin yapısal sorunları nedeniyle önemli bir müdahale süreci yaşandı. Zıvanasız olarak inşa edildiği tespit edilen minare, belirli bir seviyeye kadar söküldü. Depreme karşı metal gergilerle güçlendirilmesi planlanan minare, onay alınmasının ardından yeniden inşa edilecek.

Ayrıca kuzey cephe beden duvarlarında ve doğu cephesinde de iskeleler kurularak onarımlar başlatıldı. Çimento esaslı sıvalar özgün malzemelerle değiştirilirken, yapıdaki tüm detaylar dijital olarak belgeleniyor.

Ana Kubbe İçin Kritik Müdahaleler

Ayasofya’nın ana kubbesinde planlanan restorasyon çalışmaları dikkat çekiyor. Kubbenin altındaki mozaiklere zarar vermemek için müdahalelerin üstten yapılması kararlaştırıldı. Kurşun örtü kaldırılarak yapısal analizler tamamlanacak ve gerektiğinde güçlendirme çalışmaları yapılacak. Kubbeyi koruyucu geçici bir çatı ile çevre koşullarından etkilenmeden uygulamalar gerçekleştirilecek.

Osmanlı Dönemi Sıvası Kullanılacak

Cephelerde yapılan analizler, Osmanlı döneminde kullanılan sıvaların özgün malzeme olduğunu ortaya koydu. Güleç, bu sıvanın, modern teknolojilerle daha dayanıklı hale getirilerek restorasyonlarda tercih edileceğini belirtti.

Hassasiyetle Yürütülen Çalışmalar

Ziyaretçileri ve ibadet edenleri en az rahatsız edecek şekilde planlanan bu restorasyon süreci, Ayasofya’nın tarihi ve mimari değerlerini koruma amacı taşıyor. Vakıflar Genel Müdürlüğü ve Bilim Kurulu'nun koordinasyonuyla yürütülen projede, aceleci davranmaktan kaçınılarak uzun vadeli çözümler hedefleniyor.

Bu büyük ölçekli restorasyonun 2024 yılı ilkbahar aylarında hız kazanması ve Ayasofya’nın hem tarihi dokusunun korunması hem de modern dayanıklılık standartlarına uygun hale getirilmesi bekleniyor.

Editör: Emir Aydın