Metin Suiçer, HÜDA PAR Elazığ İl Başkanlığına Atandı Metin Suiçer, HÜDA PAR Elazığ İl Başkanlığına Atandı

İslam dünyası, birçok zorlu sınavla karşı karşıya kaldı, ancak geçtiğimiz günlerde yaşanan olağanüstü bir an, İslam'ın direncini ve onurunu temsil eden bir "uçan tekme" olarak hafızalara kazındı.

Polis barikatları arasında bekleyen Müslümanlar, ulusal sınırlar içinde hapsedilmiş ve paramparça olmuş bir ümmeti andırıyordu. Ancak, bu çaresiz görüntü karşısında ortaya çıkan olağanüstü an, bir direnişi simgeliyordu.

Meydanın tam ortasında, Kur'an-ı Kerim'in yakılma girişimiyle yüzleşen bir Batılı, İslam'ın görkemli tarihine hakaret ediyordu. Ancak, bir kişi çıkarak bu kasvetli tabloya karşı durdu. Bu kişi, adeta tarih boyunca yaşanan direnişleri ve zaferleri temsil ediyordu.

O an, Ali'nin Hendek'teki yürüyüşü, Zülfikar'ın kılından çıkışı, Tarık'ın Endülüs'e çıkışı, Müslüman kadının esaretten kurtuluşu gibi büyük zaferleri anımsatıyordu. Bu tekme, tarihi sırtlamış, gür bir tekmeyle kasveti dağıtarak İslam'ın onurunu ve direncini simgeliyordu.

Bu olağanüstü an, Batı medeniyetinin maskesini düşürerek, tarihselci söylemleri sarsıcı bir şekilde çürütüyordu. İbrahim'in putları kırması gibi, bu tekme bütün ruhsuz kavramları, maskeleri ayakların altına alarak İslam'ın yüceliğini bir kez daha hatırlatıyordu.

Bu olay, tarihi yazacak bir şairin hayıflanmasına neden oldu, çünkü bu an, destanların yazılmasını hak ediyordu. İslam'ın direnişi, tarih boyunca olduğu gibi, bu tekme ile de gür bir şekilde yankılandı.

Editör: Ömer Faruk