Görsel haber - Obezitenin vücuttaki aşırı yağ miktarının artması durumu olarak tanımlandığını belirten Aydoğdu, vücut kitle indeksi 30'un üzerinde olan bireylerin obez olarak kabul edildiğini ifade etti. Örneğin, vücut kitle indeksinin hesaplanması için kilonun boyun karesine bölünmesi gerektiğini örnekleyen Aydoğdu, sedanter yaşam tarzının obezitenin en önemli sebeplerinden biri olduğunu dile getirdi.
Yazar, şehirleşme, fast food tarzı beslenme, düzensiz beslenme ve genetik faktörlerin de obeziteye yol açtığını belirterek, obeziteyle mücadelede önemli bir faktörün fiziksel aktivitenin artırılması olduğunu vurguladı. Hareketin, sağlıklı yaşam için önemli bir unsurlar olduğunu savunan Aydoğdu, herkesin günlük 45 dakika yürüyüş yapmasını önerdi.
Dr. Lokman Aydoğdu, obezitenin Türkiye'de ve dünyada hızla arttığını, bu durumun beraberinde hipertansiyon, tip 2 diyabet, kolesterol yüksekliği, osteoartrit, bel-boyun fıtığı artışı, uyku apne sendromu ve birçok kanserde risk faktörü oluşturduğunu belirtti. Obezitenin kronik, progressif ve sinsi bir hastalık olduğunu ifade eden Aydoğdu, sağlık sistemine büyük bir ekonomik yük getirdiğini ve bireylerin yaşam standartlarını azalttığını söyledi.
Obezitenin, kişinin sosyal ve psikolojik hayatını da olumsuz etkilediğini ifade eden Aydoğdu, obez bireylerin iş ve sosyal hayatta problemler yaşayarak zamanla toplumdan soyutlandığını ve psikolojik sorunlar yaşamaya başladığını belirtti. Yazar, obezitenin neden olduğu yaşam tarzı ve beslenme alışkanlıklarıyla mücadele edilmesi gerektiğini vurgulayarak, cerrahi tedaviye yönlendirilmemiş obez bireylerin kamusal farkındalığın artırılması için çaba gösterilmesi gerektiğini belirtti. Obeziteye karşı mücadelede sağlıklı yaşam tarzlarının benimsemesinin önemine dikkat çeken Aydoğdu, obezite cerrahisinin de Türkiye'de yaygınlaştırılması gerektiğini ifade etti.
Obezite: Tehlikeler, Tedavi ve Cerrahi Seçenekler
Spot: "Obezite ve Genel Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Osman Yıldırım, obezitenin vücutta anormal yağ birikimi olduğunu ve bu durumun ciddi sağlık sorunlarına neden olduğunu belirtiyor. İşte obezitenin tehlikeleri, tedavi yöntemleri ve cerrahi müdahalenin uygun olduğu durumlar."
Detay: "Doç. Dr. Osman Yıldırım'a göre, Dünya Sağlık Örgütü obeziteyi vücutta anormal ve fazla yağ birikimi olarak tanımlıyor. Morbid obezite ise ölümcül sorunlara yol açan ileri derecede şişmanlığı ifade ediyor. Vücut Kitle İndeksi (VKİ) 40'ın üzerinde olanlar morbid obez kabul ediliyor. Obezite, yaşam süresini kısaltabilir ve bir dizi ciddi hastalığa neden olabilir. Tip 2 Diyabet, hipertansiyon, kalp-damar hastalıkları, uyku apnesi gibi sağlık sorunları obezitenin yaygın etkilerindendir.
Obezitenin tedavisi için diyet, egzersiz, ilaç tedavisi ve cerrahi seçenekler bulunmaktadır. Doç. Dr. Yıldırım, tedavinin temelinde yaşam tarzı değişikliklerinin bulunduğunu ve hastaların beslenme eğitimi alması gerektiğini vurguluyor. Egzersizin hayatın bir parçası olması önemlidir. İlaç tedavisi çoğu zaman ciddi yan etkilere yol açabilir. Morbid obezitenin etkili ve kalıcı tedavisinin cerrahi müdahale olduğunu belirten Dr. Yıldırım, bu tedavinin bir ekip işi olduğunu söylüyor. Endokrinoloji, genel cerrahi, psikiyatri ve beslenme uzmanlarından oluşan bir ekip, hastayı değerlendirip tedavi yöntemini belirlemelidir.
Cerrahi tedavinin özellikle VKİ'si 40'ın üzerinde olan morbid obez hastalarda ve VKİ'si 35-40 arasında olan obez hastalarda ek hastalıkların varlığında önerildiğini belirten Dr. Yıldırım, ameliyat sonrası hastaların yaşam tarzlarını değiştirmeleri gerektiğini ve düzenli kontrollerin önemli olduğunu vurguluyor. Ameliyat sadece bir şans sunar, ancak gerçek başarı hasta tarafından takip ve katılım ile elde edilir.