Makaleler

Gazze'deki Duruma Dair: Yoğun Temasların Sonucu Nerede?

Doğru Haber Gazetesi yazarlarından Riyad Makaev, Gazze'deki son durumu ve uluslararası çabalardaki etkinliği sorgulayan bir yazı kaleme aldı.

Abone Ol

Yazar, 7 Ekim'de başlayan savaşın ardından yapılan yoğun temasların sonuçlarını merak ettiğini dile getirerek, olağanüstü uluslararası toplantılardan elde edilen sonuçların neden Gazze'de bir değişikliğe yol açmadığını sorguladı.

Makaev, Türkiye'nin Dışişleri Bakanlığı ve Cumhurbaşkanı'nın yoğun temaslarını hatırlatarak, bu çabaların Gazze'deki çocuk katili İsrail'in saldırılarını durdurup durdurmadığını sorguladı. Ayrıca, Gazze'deki insani yardımların ve Mısır'daki Refah Sınır Kapısı'nın açılmasının bu çabaların bir sonucu olup olmadığını dile getirdi.

Yazar, uluslararası platformlardaki toplantıların ve görüşmelerin Gazze'deki durumu değiştirmediğini belirtip, özellikle Katar'da düzenlenen Dünya İslam Âlimler Birliği toplantısının sonuçlarını sorguladı. Türkiye'de ise Gazze konusunun yerel seçimler öncesinde yeterince gündeme gelmediğini ve siyasetçilerin Gazze konusundaki çabalarının yeterince ciddi olup olmadığını eleştirdi.

Yazar, sürekli olarak Gazze'de yaşanan trajedilere odaklanılması gerektiğini ve siyasetçilerin bu konuda somut adımlar atmalarını isteyerek, "Gazze'ye selam, direnişe devam" çağrısında bulundu.

Yoğun temasların sonucu nerde

7 Ekim’de başlayan savaş ile birlikte çok yoğun temaslarda bulunan siyasetçilerin görüşmelerinden elde edilen sonuçları çok merak ediyorum… Olağanüstü uluslararası toplantılar, İslam Birliği’nin, Arap Birliği’nin, Âlimler Birliği’nin ve diğer üst düzey devlet yetkililerinin gerçekleştirdiği o ‘yoğun temaslar’ var ya işte o toplantılar ne işe yaradı acaba, siz merak etmiyor musunuz? Türkiye’nin Dışişleri Bakanlığının o yoğun trafiği, Cumhurbaşkanımızın yoğun temasları ne işe yaradı acaba? Gazze’deki çocuk katili İsrail’in Gazze’ye yönelik bombardımanlarını durdurdu mu, yaptığımız yardımların ulaştırılması için işe yaradı mı? Mısır’daki Refah Sınır Kapısı’nı açması için işe yaradı mı? Gazze Şeridi’nin dışa bağlantısını sağlayan bir diğer noktası olan İsrail-Filistin Gazze Şeridi arasındaki Beyt Hanun (Erez) Sınır geçidini açması için yaradı mı? Ya da her gün öldürülen çocukların sayısında bir değişiklik yapabildiler mi? Bu olağanüstü ‘yoğun temaslar’ hakikaten ne işe yarıyor, merak ediyorum… Devletlerarası bir sürü Gazze konulu temaslar yapıldı… Sanki Filistin meselesini bu sefer çözeceklermiş gibi bir resim ortaya konuldu; ama bugüne kadar Gazze’de herhangi bir değişiklik söz konusu değil… Terör devleti İsrail saldırıyor, Gazze direniyor… İşgalci rejim destekçisi, ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken tüm Ortadoğu’yu gezdi… Türkiye’ye geldi azarladık, mesajlar verdik ama ne değişti? BM toplantıları, AB liderlerinin birebir temasları ve telefon trafiğine ne oldu? Türkiye’de yaratılan hava ise daha da ilginç… Öyle bir hava yaratmışız ki Türk medyasını takip eden Türkiye’nin 7/24 Gazze ile ilgilendiğini düşünür. Evet, mitingler düzenliyoruz ve İsrail mallarına boykot ediyoruz… Yoğun bir şekilde yardım kampanyaları devam ediyor, kermesler düzenleniyor… Yürüyüşler düzenleniyor… Şiirler ve makaleler yazılıyor… Her siyasetçi besmele yerine Gazze diyor ama değişen bir şey olmuyor ve Gazze’deki durum neden ise hiç değişmiyor…

Katar’da Dünya İslam Âlimler Birliği toplantısı yapılıyor… Bir sürü kararlar alınıyor, bir sürü konuşmalar yapılıyor… Hakikaten bunlar ne işe yarıyor? İsrail yıkılıyormuş gibi bir resim çiziliyor… Neden bunu yapıyorlar ve bunu yapan zihniyet ne yapmaya çalışıyor? Merak edip de sormak aklınıza hiç geliyor mu? Neden mahallemizden bile yükselmeyen sesler çıkarıyoruz? Şu anda Türkiye’nin gündemi ‘Yerel Seçimler’ ile yoğunlaşıyor… İstanbul ve Ankara Büyükşehir Belediyelerini kazanma hırsı gibi Filistin konusunda hiçbir zaman bir hırsımız olmuş mudur bu siyasetçilerimizde… İstanbul ve Ankara adayları konusunda yapılan çalışmalar kadar ciddi çalışmalar yapılmış mıdır Gazze konusunda? Mübarek üç aylara başlıyoruz şimdi… Hayırlı olsun mu diyelim, ne diyelim bilemedim… Şu başımızdaki insanlara neden hep onların istediği türden soruları soruyoruz? Bir de çapraz soruları soralım… Ne işe yarıyorsunuz diyelim… Bu yoğun temaslardan ne elde etiniz diye soralım… Tüm kırmızıçizgilerimiz çiğnendi, ne yapıyorsunuz diye soralım… Yoksa her gün Gazze’deki görüntüleri göstererek ülkemizde artan fiyatlar, yapılan zamları örtüp ‘halinize şükrediniz’ demek mi istiyorsunuz diyelim… Kaç gün geçti, kaç ay geçti, daha kaç ay geçecek? Ne zaman bir değişiklik olacak, ne zaman sizin o yoğun temaslardan elde ettiğiniz sonuçlardan bir güzel haber alacağız, diyelim… Bahaneler uydurmayın, ekonomiyi, siyaseti ve diğer hep öne sürdüğünüz şeyleri konuşmaktan artık vazgeçin ve harekete geçin… Bu millet size güvenmiş, sizin söylediğinizi hep yapmış ve uygulamış, bir sefer bu milletin, bu ümmetin gönlündekini gerçekleştirin… Artık öldürülen çocuk görüntülerini seyretmek istemiyoruz, yıkılan aileleri görmek, annelerin çığlıklarını duymak istemiyoruz… ABD’den korkmadan bir sefer Allah’tan korkun! Çıksın çıkacak ise üçüncü mü, dördüncü mü dünya savaşı! Yarın torunlarınıza, ahirete göçtüğünüzde Allah’a ne demeyi düşünüyorsunuz… Şimdi gece gündüz İstanbul ve Ankara Büyükşehir adaylarını mı konuşacağız. Bu mu sizin siyasetiniz? Yeter artık, yeter… Gazze’ye selam, direnişe devam…