HAMAS, yazılı bir açıklamayla, Gazze'ye yönelik saldırıları durdurmak için dünya genelindeki özgür insanlara çağrıda bulundu.
Açıklamada, "Yeni yılın başlangıcına denk gelen Cuma, Cumartesi ve Pazar günlerinde, Arap ve İslam toplumları ile özgür dünya halklarını eylemlerini ve hareketlerini birleştirme çağrısında bulunuyoruz" ifadeleri yer aldı.
Eylemlerde, Filistin halkına yönelik saldırıların sona ermesi ve ABD Başkanı Joe Biden yönetiminin İsrail'e destek vermesinin kınanması talep edildi.
Açıklamanın son kısmında şu mesaj vardı:
"Dünya genelindeki özgür insanları, Filistin davası için dayanışma içinde olmaya ve Gazze'ye yönelik saldırıları durdurmak adına insanlık için ortak bir ses oluşturmaya çağırıyoruz.
İSRAİL FİLİSTİN SORUNU NASIL BAŞLADI?
Filistin topraklarındaki Yahudi nüfusu, Birinci Dünya Savaşı öncesinde %10 düzeyindeyken, savaşın hemen ardından organize bir şekilde değişime uğradı. Filistin'e olan Yahudi göçleri, 1880'lerden itibaren artış göstermişti ve Yahudi toplumunda bu göçlerin dinî bir anlamı olduğu biliniyor. Bu göç dalgalarına "Aliyah" denilmekteydi ve farklı dönemlerde gerçekleşmişti: 1882-1903 Birinci Aliyah, 1904-1914 İkinci Aliyah, 1919-1923 Üçüncü Aliyah, 1924-1928 Dördüncü Aliyah ve 1929-1939 arası dönem Beşinci Aliyah olarak adlandırıldı.
Bu göçlerle birlikte on binlerce Yahudi Filistin'e yerleşti. İkinci Dünya Savaşı'nın ardından, 1948-1951 yılları arasında da Filistin'e olan Yahudi göçleri yoğun bir şekilde devam etti.
Yahudi göçleriyle birlikte, İsrail devletinin kuruluşunu desteklemek amacıyla 1920'de Haganah terör örgütü, 1931'de ise Irgun Z’vai Leumi örgütü kuruldu. Bu süreçte, Yahudilerle Filistinliler arasındaki çatışmalar da başladı. Özellikle 1920 Nisan ve 1921 Mayıs aylarında yaşanan olaylarda, hem Yahudi hem de Arap topluluklarından birçok kişi hayatını kaybetti veya yaralandı. 1936'da başlayan olaylar ve grevler ise 1939'a kadar devam etti.
1946 yılında, Irgun terör örgütü Kral David Oteli'ne bombalı bir saldırı düzenledi ve bu saldırıda 41 Arap, 28 İngiliz, 17 Yahudi, 2 Ermeni, 1 Rus, 1 Mısırlı ve 1 Yunan olmak üzere toplamda 91 kişi hayatını kaybetti. Bu saldırı, çoğunluğu sivil olan çok sayıda insanın yaşamını yitirdiği acı bir olaydı.
Bir dönüm noktası olan olaylardan biri, Deyr Yasin katliamıdır. Lehi (Stern) lideri Avraham Stern ve Irgun lideri Menahem Begin tarafından 9 Nisan 1948'de Kudüs'ün batısında bulunan Deyr Yasin köyüne düzenlenen bir baskındı. Bu saldırı, diğer terör örgütleri olan Palmah ve Haganah tarafından da desteklendi. Saldırıda, 254 sivil Filistinli katledildi. Mağdurlar arasında birçok çocuk ve 25 hamile kadın bulunuyordu.
Bu olay sırasında, bazı kadınlara tecavüz edilmesi, hamile kadınların karınlarının yarılması ve insanların ağaçlara bağlanarak yakılması gibi dehşet verici olaylar, görgü tanıkları tarafından İngiliz yetkililere rapor edildi. Bu saldırıya karşı bazı Yahudi dini liderler de tepki gösterdi. Saldırının sorumlularından Menahem Begin'in yıllar sonra "Bu eylemi yapmasaydık, İsrail olmayacaktı" dediği biliniyor.
