HAMAS'ın askeri kanadı El Kassam Tugaylarının siyonist işgalci çetelere yönelik başlattığı 'Aksa Tufanı' operasyonu ve ardından işgalcilerin Gazze'ye hava saldırısı 15'inci gününe girdi. Siyonist rejim, Gazze'yi; hastane, camii, yerleşim alanı demeden havadan bombalayarak, binlerce kadın, çocuk ve yaşlı katlederek, adeta soykırım uyguluyor.
İşgalci çetelerin Gazze'yi bombardımana tuttuğu ilk günden beri dünyanın birçok ülkesinde ve Türkiye'de olduğu Malatya'da da halk, çeşitli etkinliklerle soykırıma tepki göstererek, HAMAS'a olan desteklerini sürdürüyor.
Her gün farklı bir etkinlikle seslerini duyurmaya çalışan Malatya STK Platformu, bugünde 'Büyük Aile Yürüyüşü' adıyla etkinlik düzenledi.
Büyükşehir Belediyesi otopark alanında başlayan etkinlik, Bilal Karaduman'ın Kur'an-ı Kerim tilaveti ile başladı. Ardından, STK Platformu adına Vahdettin Altınova'nın okuduğu basın açıklamasıyla devam etti.
'Aksa Tufanı operasyonuyla Filistinli yiğitler kendi topraklarında meşru müdafaa hakkını kullanıyor'
İşgal rejiminin, tüm dünyanın gözü önünde Filistin'de gerçekleştirdiği soykırım ve insanlık suçunun, vicdanı olan herkesin sabrını taşırdığını belirten Altınova, 'İki haftadır devam eden süreçte israil her zamanki saldırılarını artırmış ve okulları hastaneleri bombalayarak, kadınları ve çocukları katlederek zulmünü sürdürmektedir. Terörist israil yıllardır Filistin'e ait topraklar üzerinde her türlü zulmü ve alçaklığı dünyanın gözleri önünde gerçekleştirdi. Binlerce Filistinli kardeşimiz, kadın çocuk demeden katledildi. Mescid-i Aksa başta olmak üzere bütün kutsal mekanlarımızda Müslümanların kanı döküldü. Hiçbir gerekçe olmaksızın yüzlerce genç esir edilip zindanlara atıldı. Şimdi de Aksa Tufanı harekatıyla Filistinli yiğitler kendilerine ait olan topraklarda meşru müdafaa hakkını kullanıyor.' dedi.
'İsrail, bu şımarıklığını İslam ülkelerinin ve Müslümanların sessizliğinden almaktadır!'
Altınova, 'Bu mesele Araplarla israil arasında bir mesele değildir. Mescid-i Aksa da, Kudüs de, Filistin toprakları da bütün ümmetin meselesidir. Çocuk, genç, yaşlı, kadın demeden her fırsatta vahşetini sergileyen, ibadet etmek isteyenlere karşı namlusunu doğrultan, uluslararası sularda vatandaşlarımızı katleden terörist İsrail, kan ve vahşet saçmaktan başka bir şey yapmamaktadır. Artık israil'in bu şımarıklığına ve terörizmine son verme vakti gelmiştir! İsrail bu şımarıklığını İslam ülkelerinin ve Müslümanların sessizliğinden almaktadır! Her fırsatta insan haklarından dem vuran Batı, tüm dünyanın gözleri önünde işlenen İsrail terörizmine hiçbir zaman karşı çıkmamıştır. Şimdi ise tüm iki yüzlülükleriyle Filistin'e karşı 'insan haklarını ihlal ediyorsunuz, israil'e saldırıyı durdurun' çağrısı yapıyorlar. Ey sahtekar Batı, ey iki yüzlü insan hakları savunucuları! Ya bugün hakkın yanında olursunuz ya da sizin devriniz de sona erecektir!' ifadelerini kullandı.
'Unutmayın ki; Allah nurunu tamamlayacaktır'
İslam ülkelerinin liderlerine seslenen Altınova, 'Bilinmelidir ki; Filistin davası, yalnız kendileri için değil, İslam'ın ve Müslümanların izzetini, özgürlüğünü, şerefini, haysiyetini korumak için savaşan, mücadele eden ve bu uğurda gerektiğinde gözünü kırpmadan canını feda eden özgürlüğüne düşkün, şerefli direnişçilerin davasıdır. Bugün, her zaman olduğundan daha fazla bir sorumlulukla, azimle, cihad şuuruyla Filistin'in yanında olma günüdür.' çağrısında bulundu.
'Siyonist israil'le normalleşme, neresinden bakarsanız bakın işgallere ve katliamlara onay vermektir'
Siyonist israil'in varlığını tanımak da onunla diplomasi yürütmek de kabul edilemeyeceğine vurgu yapan Altınova, 'şöyle devam etti.
'Bu zihniyetle ne oturup konuşulabilir ne de anlaşma yapılabilir. Siyonist israil, var olduğu günden bu zamana bölgedeki kaosun, çatışmaların ve belirsizliğin ana müsebbibidir. İsrail'i işgal ettiği Filistin topraklarından çıkarmak tüm Müslümanların görevidir. Siyonist israil'i yöneten zihniyet tüm dünyaya Filistin halkını terörist olarak lanse etmektedir. Filistin halkının meşru talepleri adeta bir terör örgütünün talepleri gibi gösterilmektedir. Başta ABD olmak üzere tüm emperyalist ülkeler Filistin halkından meşru taleplerinden vazgeçmelerini istemektedirler. Siyonist İsrail'le normalleşme neresinden bakarsanız bakın işgallere ve katliamlara onay vermektir.'
'Başta Kürecik üssü olmak üzere ülkemizde bulunan tüm üsler derhal kapatılmalı'
Altınova 'Biz biliyoruz ki, başta Malatya'mızda bulunan Kürecik Radar Üssü olmak üzere ülkemizde bulunan tüm NATO ve Amerika Üslerinin temel görevi işgalci israili korumaktır. Bu dolayıdır ki başta Kürecik Üssü olmak üzere ülkemizde bulunan tüm üslerin derhal kapatılması gerektiğini bir kez daha haykırıyor ve yetkililerin bu hususta somut adılar atması çağrısında bulunuyoruz.' dedi.
'Filistin meselesi için adım atan, kendi onurunu, iffetini, izzetini koruyacaktır'
İşgalci katil çetenin Filsitin'de katliamlarına devam ederken, ümmetin onurunun ve izzetinin savunucuları olan Hamas'ın yiğit mücahitlerinin adeta tarih yazdığını anımsatan Altınova, son olarak şunları kaydetti:
'İsrail de tüm gücüyle bu onurlu mücadeleyi manipüle etmeye çalışıyor ve saldırılarının şiddetini tamamen sivillere yönelterek bu onurlu mücadeleyi durdurmaya çalışıyor. Aslında yaptığı tüm bu onursuz çırpınışlar, yenilgisinin itirafıdır. Biz Tüm İslam ülkelerine sesimizi haykırarak; Gelin tüm sınırlarınızı açarak bu onurlu mücadeleyi veren Filistin'e insani, askeri, maddi ve manevi tüm yardımları ulaştırın. Unutmayalım ki israil ve yardakçıları tarihe katil işgalciler olarak kazınırken bizler bu mücadeleye destek vererek şehitler, izzetliler, mücahitler olarak zulme ve gözyaşına son vererek tarihi yeni baştan yazacağız! Tarih bizi mazlumlar ve zayıflar olarak değil, Allah rızası doğrultusunda yeni bir dünyayı kuran Müslümanlar, Fatihler, Selahaddinler, Ömerler olarak yazacak! Yine buradan katil israil'e hatırlatıyoruz; Tarih sahnesinden ve Müslümanların topraklarından silinip gideceğiniz güne kadar sizinle mücadele edecek, kanımızın son damlasına kadar savaşacağız. Filistin meselesi için adım atan, kendi onurunu, iffetini, izzetini koruyacaktır. Filistinliler evlerine ve topraklarına mutlaka dönecektir. Kanımız, canımız aksaya feda olsun… Zafer mutlaka asil direnişçilerin, onurlu mücahitlerin ve yürekleri onlarla beraber atanların olacaktır. Zafer inananlarındır ve zafer yakındır…
Konuşmanın ardından etkinlik, Mehmet Refik Metin'in yaptığı duayla devam etti. Yapılan duanın ardından; çocuk, genç, kadın, yaşlı, engelli binlerce vatandaş, tekbir, salavat ve sloganlar eşliğinde, Büyükşehir Belediyesi önünden başlayan yürüyüş, Dede Korkut Parkı arkasından Çevreyoluna ve oradan da tekrar Büyükşehir Belediyesi otopark alında son buldu. (İLKHA)