Dünya İmtihanını Nasıl Kazanabiliriz?

İnsanın İmtihanı: Amacı ve Yolu

İnsan, niçin imtihan edilir? İmtihan nedir ve nasıl oluşur? Dünya hayatındaki sınavı nasıl başarıyla tamamlarız? İnsanın sorumlulukları, varoluş nedeni, diğer varlıklar içindeki yeri ve dünyayı geliştirme görevi nedir? Dünya imtihanının anlamı ve bu sınavı kazanmanın yolları...

1912 Nobel Ödülü sahibi Fransız yazar Alexis Carrel, kitabına "İnsan Denen Esrar" adını vermiştir. Ancak insan gerçekte bir sır mıdır? Kesinlikle hayır. Çünkü onu yaratan Allah, insanın yaratılışını anlatmış, özünü tanıtmış, dünya üzerindeki rolünü açıkça ifade etmiş ve dünyaya gönderilme amacını net bir şekilde açıklamıştır. Bununla birlikte, Kur'an'da insan aklının, insanın yaratılışını ve gerçek doğasını tam olarak anlamaktan aciz olduğu da vurgulanmıştır. İnsanın sorumlulukları, varoluş nedeni, diğer varlıklar içindeki yeri ve dünyayı geliştirme görevi özellikle belirtilmiştir.

İnsana Düşünme Daveti

Allah, insanın yokluktan varoluşa geçişini, varlık haline gelmesini düşünmesini ve hatırlamasını gerektiğine işaret etmektedir: "İnsan, daha önce hiçbir şey değken, biz onu yarattık mı?" (Meryem, 19/67).

Bu ayette insan, özellikle ölüm sonrası dirilmenin ve kabirden çıkarılmanın inkarını ve uzaklığını reddedenler düşünmeye çağrılıyor. Eğer bu olguyu ve durumu gerçekten düşünmüş olsalardı, böyle bir inkarı kabul etmezlerdi. "Ben kabirden çıkarılacak mıyım?" diye sormazlardı. İnsanı inkara ve gerçek amacını anlamamaya yönlendiren en büyük faktör, düşünce eksikliğidir. Bu nedenle Kur'an, insanları, hem kendi yaratılışını, hem de evrenin yaratılışını düşünmeye ve ibret almaya çağırmıştır.

İnsanın Yaratılışı ve Amacı

Rebiülevvel Ayı Yarın Başlıyor: İslam Dünyasında Mevlid Kandili Hazırlıkları Rebiülevvel Ayı Yarın Başlıyor: İslam Dünyasında Mevlid Kandili Hazırlıkları

İnsan, kendi kendine var olmuş ve olgunlaşmış, başlangıcı olmayan karmaşık bir varlık değildir. Zamanın başlangıcından beri evrimleşmiş, aşamalarla oluşmuş ve gelişmiş, birleşen unsurlarla bir araya getirilmiştir. Nitelikler eklenerek geliştirilmiş, karışımlardan meydana getirilmiş bir hücreden oluşmuştur.

Farklı ayetlerde insanın amacı, özel olarak vurgulanmıştır. "Ben cinleri ve insanları, bana ibadet etsinler diye yarattım." (Zâriyât, 51/56). Bu ayet, insanın yaratılış amacını açıkça ifade eder. İnsan, Allah'a ibadet için yaratılmıştır; onun olgunluğunu ve itibarını da bu görevi yerine getirme ve sadakat sağlar. Başka bir ayette de insanın başıboş bırakılmadığı ifade edilmiştir: "İnsan, kendi başına bırakıldığını mı sanıyor?" (el-Kıyâmet, 75/36).

Dünyadaki İmtihanın Doğası

İnsanın fani hayatını tamamlarken zorluklarla karşılaşması kaçınılmazdır. Görevlerini yerine getirirken hayır ve şer, iyilik ve kötülük, ibadet ve taatları yerine getirme veya getirmeme, doğal ve sosyal afetler, hastalıklar, mülk ve servetle imtihan edileceğini Kur'an bize anlatır. İnsanın imtihanı, her yönüyle detaylandırılmıştır. Bu gösteriyor ki insan, neredeyse imtihanın ağı ile örülmüş durumdadır. İnsanın imtihanı, hatta döllenme anında bile başlar: "Biz insanı, erkek ve dişi dölün karışımı bir damla su ile yarattık. Onu kesinlikle imtihan edeceğiz..." (İnsan, 76/2).

İnsanın İmtihanı Nasıl Kazanılır?

Allah, insanın imtihanı kazanması için duyu organlarıyla donatılmıştır; kulaklar, gözler ve kalpler vermiştir. "Sizi analarınızın karnından çıkardığımızda hiçbir şey bilmeyen bir halde iken, size işitme, görme ve düşünme yetisi verdim." (en-Nahl, 16/78). Ayrıca insan aklıyla da donatılmıştır. Ayrıca vahiy yoluyla da bilgiye erişir. Peygamberler ve kutsal kitaplar yoluyla yol gösterilmiştir. Bu gerçekler, insanın dünya ve ahiret sınavını geçebilmesi için gereken her türlü araca sahip olduğunu göstermektedir. Bundan sonra insanın, bahaneleri kalmaz. Bundan sonrası insanın niyetine, çabasına ve iradesine bağlıdır. Doğru yolu seçerek kurtuluşa ulaşabilir veya yanlışı seçerek zarar görebilir.

"Kesinlikle Biz, ona yol gösterdik. Artık o, şükreder mi, nankörlük eder mi?" (İnsan, 76/3). "Dinde zorlama yoktur. Doğruluk ile sapıklık birbirinden ayrılmıştır. Kim tâğutu reddedip Allah'a inanırsa, sapasağlam bir kulpa yapışmıştır." (el-Bakara, 2/256). Bu ayetler insanın özgür iradesiyle seçim yapabileceğini, ancak doğrunun ve yanlışın açık olduğunu vurgular.

Dipnotlar:

[1] Meryem, 19/67. [2] Meryem, 19/66 [3]Nâsıruddin Ebû Said Abdullah b. Ömer el-Beydâvî, Envâru’t-Tenzîl ve Esrâru’t-Te’vîl, (Kitabü’n Mecmuatü’n mine’t-Tefâsir içinde ), Beyrut, ts. IV, 172. [4] ez-Zâriyât, 51/21. [5] el-A’raf, 7/185. [6] Yazır, Muhammed Hamdi, Hak Dini Kur’an Dili, VIII, 5496. [7] ez-Zâriyât, 51/56. [8] el-Kıyâmet, 75/36. [9] el-Mü’minûn, 23/115. [10] Ali Özek ve diğerleri, Kur’an-ı Kerim ve Türkçe Açıklamalı Meâli, el-Mü’minûn Sûresi, 115. âyetin açıklaması. [11] el-Mülk, 67/2. [12] Hûd, 11/7. [13]en-Nahl, 16/78. [14] el-insan, 76/3. [15] el-Bakara, 2/256.

Editör: Ömer Faruk