İsveç başta olmak üzere bazı Avrupa ülkelerinde polis korumasında Kur'an-ı Kerim'in yakılması dünya Müslümanlarının tepkisine neden oluyor.
Kur'an-ı Kerim'e hakaret edilmesine ve buna müsaade edenlere tepki gösteren Şanlıurfa'daki STK temsilcileri, Müslüman ülkelerin kendi aralarında bir birlikteliği sağlaması gerektiğini ifade etti.
İslam ülkelerinin Kur'an'ın yakıldığı başta İsveç olmak üzere diğer Avrupa ülkeleri ile diplomatik ilişkilerin kesilmesi yönünde çağrı yapan STK'lar, İsveç'in kesinlikle NATO'ya girmesi için onay verilmemesi gerektiğinin altını çizdi.
'Bunları yapmalarındaki sebep Müslümanların dağınıklığından kaynaklanıyor'
İbrahim Halil Güven
Müslümanlara ve İslam'a olan kinlerinden dolayı Kur'an'a saldırıldığını belirten Şanlıurfa Peygamber Sevdalıları Derneği Başkanı İbrahim Halil Güven, 'Müslümanlara düşen şey gereken tepkiyi göstermektir, Kur'an-ı Kerim'e sahip çıkmaktır. Avrupa'nın zaten bunları yapmalarındaki sebep Müslümanların dağınıklığından kaynaklanıyor. Eğer Müslümanlar birlik olabilseydi, bir otoriteleri olmuş olsaydı Avrupa'daki ülkeler Kur'an'ın yakılmasına izin vermezlerdi. Bu alçaklığı yapan kişiler kendi makamlarından, resmi kurumlardan izin alarak bu işi yapıyorlar. Bu da Avrupa ülkelerinin Müslümanlara, İslam'a karşı olan kinlerinden dolayı bunlara izin veriyorlar. Müslüman ülkelerin kendi aralarında bir birlikteliği, güçleri, caydırıcı bir yaptırımları olsa kesinlikle Avrupa böyle bir şeye izin vermez. Eğer izin verirse bunun karşılığının olacağını bilecektir.' dedi.
'Bize hakaret edeni NATO'ya almak doğru değil'
İsveç'in Büyükelçiliğinin ülkesine geri gönderilmesi gerektiğini vurgulayan Güven, 'Irak çok güzel ve doğru olanı yaptı. Aldıkları karardan dolayı onlara dua ediyoruz. Bizim ülkemizin de bu kararı alması gerekir. Bu saygısızlığı yaptıkları gibi bir karar almaları gerekirdi. Onların Büyükelçililerini onlara göndermeli, bizim büyükelçimizi de geri çağırmalıydı. Bir daha tekrarlanmasını beklemeden yapılmış anlaşmaları varsa askıya kaldırması gerekir. Hem büyükelçiliklerini geri göndermeli hem de büyükelçiliğini çağırması gerekiyor. Varsa anlaşmalar askıya alınmalı, ta ki özür dileyene kadar, bir daha bunları tekrarlamamak üzere söz verene kadar. Bize hakaret edeni içinde bulunduğumuz bir oluşuma NATO'ya almak doğru değil. ' diye konuştu.
'Kur'an'ı yeryüzünde koruyacak olan biz Müslümanlarız'
Mehmet Emin Kutluay
Müslümanların gevşekliğinden istifade ederek Kur'an'ı yaktıklarını söyleyen Rahmet Damlası Derneği Başkanı Mehmet Emin Kutluay, 'Allah Kur'an'da 'Bu Kur'an'ı biz indirdik, O'nu koruyacak olan bizleriz' diyor. Aslında Kur'an'ı yeryüzünde koruyacak olan Allah'ın gücü biz Müslümanlarız; fakat biz Müslümanlar Kur'an'ın hükümlerini ayak altına aldık. Kur'an'ın haram dediği şeyleri helal gibi ayaklar altına alıp çiğnedik. Bundan dolayı bizdeki bu gevşekliği gören İsveç olsun gayrimüslimler olsun Kur'an-ı Kerim'i yakmaya başladılar. Suç bizimdir, hata bizimdir. Biz ne zaman Kur'an'a hak ettiği değeri yaşayarak gösterirsek inanın dünyada hiç kimse Kur'an'ımıza hakaret edemeyecek.' şeklinde konuştu.
'Türkiye NATO'ya girmelerine onay vermemeli'
İslam düşmanı İsveç'in NATO'ya girmesi için imza verilmemesi gerektiğini aktaran Kutluay, 'Bugün NATO dediğimiz ülkeler inanın yarın başımız sıkışsa bize yardıma geleceklerini zannetmiyorum. Küfür tek millettir, Müslüman ayık olmalı. Biz ayakta durur, kendi dirayetimizi gösterirsek doğru olanın bu olacağına kanaat ediyorum. Türkiye NATO'ya girmelerine onay vermemeli. STK'lar bazında olsun yönetim bazında olsun yeterince tepki ortaya konulamadı. Tepki ortaya koymak diyorsunuz; bizim imzamız gerekiyor, vermeyelim. İmzamızı vermeyerek diyelim ki 'Kur'an'a yapılan hakarete karşı biz de bunu yapıyoruz.' Kur'an'ı yakanları telin ediyoruz, lanetliyoruz ama arkasından kol kola geziyoruz. Bu yanlıştır, tasvip etmiyorum.' ifadelerini kullandı.
'En ciddi adımı Irak hükümeti atmış durumda'
Maşuk Özyaramış
Müslümanların devletlerin Kur'an'ın yakılmasına karşı basit birkaç adımdan öteye gitmediğini dile getiren Anadolu Gençlik Derneği Şanlıurfa Şube Başkanı Maşuk Özyaramış, 'İsveç'in, Danimarka'nın devlet olarak bu işe sahip çıkması; akabinde bunun karşısında Müslümanların devlet olarak bunlara sessiz kalması ya da halkların gazını alacak basit birkaç adımdan öteye gidilmemesi Hak ve batıl mücadelesinin işaretidir. En ciddi adımı kendi büyükelçisini geri çekip İsveç Büyükelçisini geri göndererek Irak hükümeti atmış durumda. Uluslararası ilişkilerde bu gayet normal bir sonuçtur. Müslüman devletlerin bir araya gelerek çeşitli kararlar alıp ekonomik yaptırımdan tutun da diplomatik birçok seçeneği masaya yatırıp uygulaması gerekiyor.' dedi.
'Diyarbakır bütün Müslümanların yüreği olacak'
Yaramış son olarak herkesi Diyarbakır'daki Kur'an'a Saygı mitingine davet ederek şunları söyledi:
'Peygamber Sevdalıları Vakfının hafta sonu bir mitingi olacak. İnşallah Diyarbakır da bütün Müslümanların yüreği olacak. Bu gibi sivil toplumun sesini öne getirecek, muhalefetin siyasi olarak buna dair politikalar ortaya koyarak iktidarı tepkiye meylettirilmesi de gerekiyor.' (İLKHA)